sviçreli banka UBS’in dün rakibi Credit Suisse’i 3 milyar franka (3,3 milyar dolar) satın almasının ardından UBS hisseleri bugün yüzde 16’lık düşüş sonrası kayıplarını telafi etti.
Credit Suisse hisseleri de yüzde 62 düşüşle 0,7 frank oldu ve böylece anlaşma fiyatının altına geriledi.
Düşüş diğer bankalara da sıçradı. Stoxx 600 bankacılık endeksi yüzde 3,4 düşerek bu yılki kazancını sildi.
ABD’de geçen hafta sert biçimde dalgalanan 2 yıllık tahvil getirisi erken saatlerdeki yükselişini tersine çevirerek düştü. Yatırımcıların güvenli limanlara yönelmesiyle 10 yıllık tahvil getirisi ise Eylül’den beri en düşük seviyeye indi.
Almanya’da 2 yıllık tahvil getirisi 29 baz puan düşerek yüzde 2,10 oldu.
UBS-Credit Suisse anlaşması sonrası küresel hisse senedi piyasaları ve hisse senedi vadeli endeksleri düştü.
Piyasa düzenleyicileri, hafta sonu gerçekleşen satın alma sonrası piyasalara güven tesisi için bazı adımlar attı. 6 Merkez Bankası olar swap anlaşmaları aracılığıyla likiditeyi artırma kararı aldı.
Piyasalarda risk algısını düşüren gelişme, anlaşma sonrası 16 milyar franklık sermaye benzeri borçlanma aracı olan ek tier 1 (AT1) tahvilin silinmesi oldu. Bu durum küresel piyasalarda AT1 tahvillerinin değer kaybetmesine yol açtı.
Singapur’daki Robeco’da Stratejist olan Philip McNicholas “yaşanan bu gelişme hisse senetlerine sirayet etti, riskten kaçışı ve güvenli limanlara yönelişi tetikledi” ifadesini kullandı.
Nomura Holdings Faiz Stratejisti Abdrew Ticehurst UBS’in satın almasının ardından piyasalarda gerilimin devam edebileceğini belirtti. Uzman “Bu hafta piyasalar için uzun ve zorlu bir hafta olabiliir, bir süre de devam edebilir” şeklinde konuştu.
Geçen hafta 2 yıllık ABD tahvil getirisi yüzde 3,71 – 4,3 arasında dalgalanmış, bu Eylül 2008’den beri en geniş bant aralığı olmuştu.
Gelişmeler sonrası gözler Fed’in bu hafta para politikası toplantısında alacağı karara çevrildi. Prestige Economics Yöneticisi Jason Schenker “Önemli bankacılık riskleri nedeniyle Fed faiz artışlarını öteleyebilir” yorumunu yaptı.